16 Eylül 2011 Cuma

SADECE KÜÇÜK BİR GÜLÜMSEMEYDİ.....

Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme, adamın kendini daha iyi hissetmesine neden oldu. Bu mutlu hava içinde, yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dostuna teşekkür etmediği geldi aklına. Hemen bir not yazıp yolladı. Dost, bu sıcak teşekkürden öyle keyiflendi ki her öylen yemek yediği lokantadaki garson kıza yüklüce bir bahşiş bıraktı. Garson kız, ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. O sevinç içinde akşam eve giderken kazandığı paranın bir kısmını her zaman köşe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı. İki gündür boğazından tek lokma geçmemiş adam, öylesine minnettar oldu ki güzelce karnını doyurduktan sonra ıslık çalarak bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu tuttu. Öyle neşeliydi ki bir saçak altında titreşen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi. Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada sabaha kadar oynadı, koşuşturdu durdu.
         Gece yarısından sonra apartmanı bir anada dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu. Dumanın kokusunu alan köpek öyle bir havlamaya başladı ki önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı... Anne babalar, dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar.


         Bütün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan, küçük bir gülümsemenin sonucuydu.

1 yorum:

blogdayaparimkariyerde dedi ki...

tesadüfen bu güzeller güzeli minnoşun gülümsemesini gördüm ve aynı anda ben de gülümsedim=)